Yayın Yılı: 2023
Yazar: Ahmed Al-Hasan Al-Hamid
Dergi Sayısı: 1
Araştırma Özeti:
Alimler, sanığın kendisine karşı bir suç işlediğini veya daha azını itiraf ve tanıklıkla ispat etmesi halinde sanığa cezai sorumluluk yükleme konusunda anlaşmışlardır. Bununla birlikte, bir suçtan dolayı bir başkasıyla veya başkalarıyla dağılırsa ve failin bir itiraf veya tanıklıkla kimliği belirlenmemişse, ona cezai sorumluluk atama konusunda farklılık göstermişler. Bu durumda fakihler, maktuldan ayırmak ile cana karşı işlenen bir suçtan ayırmak arasında ayrım yapmaktadırlar. maktuldan ayrılık halinde: Bazı fakihler ayırmanın yemini haklı kılan bir bulaşma olduğuna inanırken, bazıları da ayırmanın bir bulaşma olmadığına inanmaktadırlar ve bu son görüşün sahipleri ayrılığın etkisi konusunda ihtilaf etmişlerdir. Bir kısmı maktulün kanını dökmeye gitti, bir kısmı da ayrılığın olduğu yerin sahiplerini Kasame yoluyla kan parasını dahil etmeye gitti, Üçüncü taraf da var, maktuldan ayrılığın sağlandığı tespit edilir edilmez, maktulün kanı kan parası ile teminat altına alınması gerektiğine inanır. Nefsten az olan bir suçtan ayırmaya gelince, cumhura göre bir teminatı yoktur ve bazı fakihler, kan parası farz iken, sadece kavga veya çatışmadan sonra dağılarak kan parasının farz olduğunu ileri sürmüşlerdir.
Anahtar kelimeler: Ayrılık, suç, yaralar, ceza
Araştırmayı paylaşın!
Araştırmayı paylaşın!
Son Araştırmalar